قَالُوا يَا أَبَانَا اسْتَغْفِرْ لَنَا ذُنُوبَنَا إِنَّا كُنَّا خَاطِئِينَ
Süleyman Ateş
(Oğulları): "Ey babamız, bizim günahlarımızın bağışlanmasını dile. Gerçekten biz günah işledik." dediler.
Alİ Bulaç
(Çocukları da:) "Ey babamız, bizim için günahlarımızın bağışlanmasını dile. Biz gerçekten hataya düşenler idik" dediler.
Diyanet İşleri
Oğulları: "Ey Babamız! Suçlarımızın bağışlanmasını dile, bizler hiç şüphesiz suçluyuz" dediler.
Abdulbakî Gölpınarlı
Babamız dediler, suçlarımızın yarlıganmasını dile, gerçekten de yanlış bir harekette bulunduk biz.
Öztürk
Oğulları dediler: "Ey babamız! Günahlarımızın affını dile. Gerçekten biz hata işledik."
Çeviriyazı
ḳâlû yâ ebâne-stagfir lenâ ẕünûbenâ innâ künnâ ḫâṭiîn.
Diyanet Vakfı
(Oğulları) dediler ki: Ey babamız! (Allah'tan) bizim günahlarımızın affını dile! Çünkü biz gerçekten günahkarlar idik.
Elmalılı Hamdi Yazır
Dediler ki: "Ey babamız, bizim için Allah'a istiğfar eyle. Biz gerçekten büyük günah işlemiştik."
Suat Yıldırım
Evlatları ise şöyle dediler: “Ey bizim şefkatli babamız! Bizim günahlarımız için Allah'tan mağfiret dile. Doğrusu biz günahkârız.”
Edip Yüksel
Dediler ki: "Ey babamız, günahlarımızın bağışlanmasını dile. Biz gerçekten yanlış davrandık."