مَتَاعٌ قَلِيلٌ وَلَهُمْ عَذَابٌ أَلِيمٌ
Süleyman Ateş
Azıcık yaşama(nın ardından), onlara acı bir azab gelecektir.
Alİ Bulaç
(Bu dünyada olup-biten) Pek az bir metadır. Onlara ise acı bir azap vardır.
Diyanet İşleri
Az bir geçim ama ardından can yakıcı bir azap onlaradır.
Abdulbakî Gölpınarlı
Elde ettikleri pek az bir geçimden ibarettir ve onlara elemli bir azap var.
Öztürk
Az bir nimetlenme ardından, acıklı bir azap var onlara.
Çeviriyazı
metâ`un ḳalîl. velehüm `aẕâbün elîm.
Diyanet Vakfı
(Kazandıkları) pek az bir menfaattir. Halbuki onlar için elem verici bir azap vardır.
Elmalılı Hamdi Yazır
Onlar için dünyada pek az bir menfaat var, ahirette ise çok acıklı bir azab vardır.
Suat Yıldırım
Onların bütün bulacakları, dünyanın azıcık bir zevkidir.Onlara gayet acı bir azap vardır. [31,24; 10,70]
Edip Yüksel
Kısa süren bu zevkten sonra onlar için acı bir azap vardır.