أَوْ تَكُونَ لَكَ جَنَّةٌ مِنْ نَخِيلٍ وَعِنَبٍ فَتُفَجِّرَ الْأَنْهَارَ خِلَالَهَا تَفْجِيرًا
Süleyman Ateş
Yahut senin hurmalardan ve üzümlerden oluşan bir bahçen olmalı, aralarından ırmaklar fışkırtmalısın!
Alİ Bulaç
"Ya da sana ait hurmalıklardan ve üzümlerden bir bahçe olup aralarından şarıl şarıl akan ırmaklar fışkırtmalısın."
Diyanet İşleri
"Veya hurmalıkların, bağların olup, aralarında ırmaklar akıtmalısın."
Abdulbakî Gölpınarlı
Yahut hurma fidanlarıyla, üzüm çotuklarıyla dolu bir bahçen olup içinde de ırmaklar gürülgürül akmadıkça.
Öztürk
"Yahut senin, hurmalardan, üzümlerden oluşan bir bahçen olmalı. Onların aralarından şarıl şarıl ırmaklar akıtmalısın."
Çeviriyazı
ev tekûne leke cennetüm min neḫîliv ve`inebin fetüfeccira-l'enhâra ḫilâlehâ tefcîrâ.
Diyanet Vakfı
"Veya senin bir hurma bahçen ve üzüm bağın olmalı; öyle ki, içlerinden gürül gürül ırmaklar akıtmalısın."
Elmalılı Hamdi Yazır
"Veyahut hurmalıklardan ve üzümlüklerden senin bir bahçen olsun da ortasından şarıl şarıl ırmaklar akıtmalısın."
Suat Yıldırım
Yahut senin hurma ve üzüm bağların olsun da aralarından gürül gürül ırmaklar akıtasın.
Edip Yüksel
"Veya hurma ve üzüm bahçelerin olup aralarında ırmaklar fışkırtmalısın."
: