فَلَعَلَّكَ بَاخِعٌ نَفْسَكَ عَلَىٰ آثَارِهِمْ إِنْ لَمْ يُؤْمِنُوا بِهَٰذَا الْحَدِيثِ أَسَفًا
Süleyman Ateş
Herhalde sen, onlar bu söze inanmıyorlar diye, peşlerinde üzüntüden kendini helak edeceksin!
Alİ Bulaç
Şimdi onlar bu söze (Kur'an'a) inanmayacak olurlarsa Sen, onların peşi sıra esef ederek kendini kahredeceksin (öyle mi)?
Diyanet İşleri
Bu söze inanmayanların ardından üzülerek nerdeyse kendini mahvedeceksin!
Abdulbakî Gölpınarlı
Şu Kur'an'a inanmadıkları ve senden yüz çevirdikleri için üzülüp hayıflanarak kendini helak mi edeceksin?
Öztürk
Şimdi sen, bu söze inanmazlarsa, belki de arkalarından kendini eritircesine üzüleceksin.
Çeviriyazı
fele`alleke bâḫi`un nefseke `alâ âŝârihim il lem yü'minû bihâẕe-lḥadîŝi esefâ.
Diyanet Vakfı
Bu yeni Kitab'a inanmazlarsa (ve bu yüzden helak olurlarsa) arkalarından üzüntüyle neredeyse kendini harap edeceksin.
Elmalılı Hamdi Yazır
(Ey Muhammed!) Demek onlar, bu söze (kitaba) inanmazlarsa, onların peşinde üzüle üzüle kendini helak edeceksin!
Suat Yıldırım
Şimdi, bu söze inanmazlarsa, demek sen onların ardına düşüp nerdeyse kendi kendini yiyip tüketeceksin! [26,3; 35,8; 16,127]
Edip Yüksel
Bu söze inanmazlarsa onların ardından kendini sorumlu tutarak suçlayacaksın, üzüleceksin (öyle mi)?