وَلَقَدْ أَرْسَلْنَا إِلَىٰ ثَمُودَ أَخَاهُمْ صَالِحًا أَنِ اعْبُدُوا اللَّهَ فَإِذَا هُمْ فَرِيقَانِ يَخْتَصِمُونَ
Süleyman Ateş
Andolsun biz, Semud(kavmin)e de kardeşleri Salih'i: "Allah'a kulluk edin!" demesi için gönderdik. Baktı ki onlar, birbiriyle çekişen iki bölük olmuşlar.
Alİ Bulaç
Andolsun, Biz Semud (kavmine de) kardeşleri Salih'i: "Yalnızca Allah'a kulluk edin" diye (demek üzere) gönderdik. Bir de ne görsün, onlar birbirlerine düşman kesilmiş iki gruptur.
Diyanet İşleri
And olsun ki, Semud milletine kardeşleri Salih'i "Allah'a kulluk ediniz" desin diye gönderdik. Hemen birbiriyle çekişen iki zümreye ayrıldılar.
Abdulbakî Gölpınarlı
Ve andolsun ki biz, Semud kavmine, Allah'a kulluk edin diye kardeşleri Salih'i göndermiştik. O zaman onlar, birbiriyle çekişen, birbirine düşmanlık eden iki fırkaya ayrılmışlardı.
Öztürk
Yemin olsun, Semûd'a da kardeşleri Sâlih'i, şunu tebliğ etmek üzere gönderdik: "Allah'a kulluk/ibadet edin." Bir de ne görelim, onlar birbiriyle boğuşan iki fırka oluvermişler.
Çeviriyazı
veleḳad erselnâ ilâ ŝemûde eḫâhüm ṣâliḥan eni-`büdü-llâhe feiẕâ hüm ferîḳâni yaḫteṣimûn.
Diyanet Vakfı
Andolsun ki, "Allah'a kulluk edin!" (demesi için) Semud kavmine kardeşleri Salih'i gönderdik. Hemen birbiriyle çekişen iki zümre oluverdiler.
Elmalılı Hamdi Yazır
Andolsun ki, Allah'a ibadet edin diye Semud'a da kardeşleri Salih'i gönderdik. Hemen birbirleriyle çekişen iki zümre oluverdiler.
Suat Yıldırım
Bir vakit Biz Semud halkına da, yalnız Allah'a ibadet edin diye çağrıda bulunmak için kardeşleri Salih’i gönderdik.Çok geçmeden onlar birbiriyle çekişen iki bölük oluverdiler. [7,73-77; 11,61-68; 26,141-159]
Edip Yüksel
Semud'a kardeşleri Salih'i, "ALLAH'a kulluk edin," desin diye gönderdik. Bunun üzerine, çekişen iki gruba ayrıldılar.