رُدُّوهَا عَلَيَّ ۖ فَطَفِقَ مَسْحًا بِالسُّوقِ وَالْأَعْنَاقِ
Süleyman Ateş
Onları bana getirin (dedi), bacaklarını ve boyunlarını okşamağa başladı.
Alİ Bulaç
"Onları bana geri getirin" (dedi). Sonra (onların) bacaklarını ve boyunlarını okşamaya başladı.
Diyanet İşleri
Süleyman: "Doğrusu ben bu iyi malları, Rabbimi anmayı sağladıkları için severim" demişti. Koşup, toz perdesi arkasında kayboldukları zaman: "onları bana getirin" dedi. Bacaklarını ve boyunlarını sıvazlamaya başlamıştı.
Abdulbakî Gölpınarlı
Getirin onları bana demişti, atlar getirilince de onların ayaklarını, boyunlarını okşamıya, yelerini taramaya koyulmuştu.
Öztürk
"Geri getirin bana onları!" dedi. Bacaklarını, boyunlarını sıvazlamaya başladı.
Çeviriyazı
ruddûhâ `aleyy. feṭafiḳa mesḥam bissûḳi vel'a`nâḳ.
Diyanet Vakfı
Süleyman: Gerçekten ben mal sevgisini, Rabbimi anmak için istedim, dedi. Nihayet güneş battı. (O zaman:) Onları (atları) tekrar bana getirin, dedi. Bacaklarını ve boyunlarını sıvazlamaya başladı.
Elmalılı Hamdi Yazır
"Geri getirin onları bana!" dedi ve artık onların bacaklarını, boyunlarını silmeye başladı.
Suat Yıldırım
Onlarla ilgilenip “Ben Rabbimi hatırlattıkları için güzel şeyleri severim.” dedi ve onlar gözden kayboluncaya dek onları seyredip durdu. Sonra: “Onları tekrar bana getirin!” deyip bacaklarını ve boyunlarını sıvazlamaya başladı.
Edip Yüksel
"Onları bana geri getirin," dedi, (veda etmek için) bacaklarını ve boyunlarını okşadı.