وَلَمَّا جَاءَهُمُ الْحَقُّ قَالُوا هَٰذَا سِحْرٌ وَإِنَّا بِهِ كَافِرُونَ
Süleyman Ateş
Fakat kendilerine gerçek gelince: "Bu, büyüdür, biz onu tanımayız" dediler.
Alİ Bulaç
Ancak kendilerine hak gelince, dediler ki: "Bu bir büyüdür, doğrusu biz ona (karşı) kafir olanlarız."
Diyanet İşleri
Gerçek kendilerine geldiği zaman: "Bu bir büyüdür. Doğrusu biz onu inkar ediyoruz" dediler.
Abdulbakî Gölpınarlı
Ve onlara gerçek gelince de bu dediler, büyü ve biz şüphe yok ki inkar etmedeyiz onu.
Öztürk
Ne var ki, hak kendilerine geldiğinde şöyle dediler: "Bu bir büyü, biz bunu inkâr ediyoruz!"
Çeviriyazı
velemmâ câehümü-lḥaḳḳu ḳâlû hâẕâ siḥruv veinnâ bihî kâfirûn.
Diyanet Vakfı
Fakat kendilerine hak gelince: Bu bir büyüdür, biz onu tanımıyoruz, dediler.
Elmalılı Hamdi Yazır
Kendilerine hak geldiği zaman onlar: "Bu bir büyüdür doğrusu biz onu tanımıyoruz." dediler.
Suat Yıldırım
Ama bu gerçek kendilerine gelince: “Bu sihirdir, biz bunu kabul etmeyiz” dediler ve eklediler: “Bu Kur'ân, bu iki şehirden büyük bir adama indirilseydi ya!”
Edip Yüksel
Kendilerine gerçek geldiği zaman, "Bu bir büyüdür ve biz onu inkar ediyoruz," dediler.