تَنْزِعُ النَّاسَ كَأَنَّهُمْ أَعْجَازُ نَخْلٍ مُنْقَعِرٍ
Süleyman Ateş
İnsanları sanki köklerinden sökülmüş hurma kütükleri imişler gibi koparıp deviriyordu.
Alİ Bulaç
İnsanları söküp atıyordu; sanki onlar, kökünden sökülüp-kopmuş hurma kütükleriymiş gibi.
Diyanet İşleri
Nitekim üzerlerine, insanları, sökülmüş hurma kütüğü gibi kopararak yere seren, dondurucu bir rüzgarı uğursuzluğu devam eden bir günde gönderdik.
Abdulbakî Gölpınarlı
Onları kökünden koparmadaydı, sanki köklerinden kopup baş aşağı devrilen hurma kütükleriydi onlar.
Öztürk
İnsanları, köklerinden sökülmüş hurma kütükleri gibi kaldırıp atıyordu.
Çeviriyazı
tenzi`u-nnâse keennehüm a`câzü naḫlim münḳa`ir.
Diyanet Vakfı
O rüzgar, insanları, sökülmüş hurma kütükleri gibi yere seriyordu.
Elmalılı Hamdi Yazır
(O rüzgar) insanları, sökülmüş hurma kütükleri gibi yere seriyordu.
Suat Yıldırım
Öyle ki insanları, kökü sökülmüş, içi boş hurma kütükleri gibi fırlatıp atıyordu.
Edip Yüksel
İnsanları, sanki köklerinden koparılmış hurma kötükleriymiş gibi yıkıyordu.