فَنَادَوْا صَاحِبَهُمْ فَتَعَاطَىٰ فَعَقَرَ
Süleyman Ateş
Bir arkadaşlarını çağırdılar, o da bıçağı çekip (deveyi) kesti.
Alİ Bulaç
Derken arkadaşlarını çağırdılar, o da bıçağını kapıp 'hayvanı ayağından biçip yere devirdi.'
Diyanet İşleri
Ama bir arkadaşlarını çağırdılar, o da kılıcını alarak deveyi kesti.
Abdulbakî Gölpınarlı
Derken arkadaşlarına seslendiler, derken kılıcını çekti de devenin ayaklarını kesti, öldürdü.
Öztürk
Arkadaşlarını çağırdılar, o da hançerini kapıp deveyi boğazladı.
Çeviriyazı
fenâdev ṣâḥibehüm fete`âṭâ fe`aḳara.
Diyanet Vakfı
Arkadaşlarını çağırdılar, o da (bundan cür'et alarak) kılıcını kaptı ve deveyi kesti.
Elmalılı Hamdi Yazır
Bunun üzerine arkadaşlarına bağırdılar. O da (bıçağı) çekerek (deveyi) kesti.
Suat Yıldırım
Onlar en yakın arkadaşlarını çağırdılar, o da bıçağı çıkarıp deveyi kesti.
Edip Yüksel
Bir arkadaşlarını çağırdılar, o da çekip (deveyi) kesti.
: