إِذْ قَالَ لِأَبِيهِ وَقَوْمِهِ مَا هَٰذِهِ التَّمَاثِيلُ الَّتِي أَنْتُمْ لَهَا عَاكِفُونَ
Süleyman Ateş
Babasına ve kavmine demişti ki: "Sizin şu karşısında durup taptığınız heykeller nedir?"
Alİ Bulaç
Hani babasına ve kavmine demişti ki: "Sizin, karşılarında bel büküp eğilmekte olduğunuz bu temsili heykeller nedir?
Diyanet İşleri
İbrahim, babasına ve milletine: "Bu tapınıp durduğunuz heykeller nedir?" demişti.
Abdulbakî Gölpınarlı
Hani atasına ve kavmine, nedir bu tapıp durduğunuz heykeller demişti.
Öztürk
Babasına ve toplumuna şöyle demişti: "Şu başına toplanıp durduğunuz heykeller de ne?"
Çeviriyazı
iẕ ḳâle liebîhi veḳavmihî mâ hâẕihi-ttemâŝîlü-lletî entüm lehâ `âkifûn.
Diyanet Vakfı
O, babasına ve kavmine: Şu karşısına geçip tapmakta olduğunuz heykeller de ne oluyor? demişti.
Elmalılı Hamdi Yazır
O zaman o, babasına ve kavmine: "Bu tapınıp durduğunuz heykeller nedir?" demişti.
Suat Yıldırım
O vakit babasına ve halkına: “Nedir bu karşısında durup taptığınız heykeller?” dedi.
Edip Yüksel
Babasına ve halkına, "Kendinizi adadığınız bu heykeller de neyin nesidir," dedi.