Allah'ındır diyecekler. "O halde düşün(üp, ilk kez yaratanın, ikinci defa yine yaratılabileceğini anla)mıyor musunuz?" de.

"Allah'ındır" diyecekler. De ki: "Yine de öğüt alıp-düşünmeyecek misiniz?"

"Allah'ındır" diyecekler, "Öyleyse ders almaz mısınız?" de.

Diyecekler ki: Allah'ın. De ki: O halde ne diye hala düşünüp anlamazsınız?

"Allah'ındır!" diyecekler. De ki: "Hâlâ düşünüp ibret almıyor musunuz?"

seyeḳûlûne lillâh. ḳul efelâ teẕekkerûn.

"Allah'a aittir" diyecekler. Öyle ise siz hiç düşünüp taşınmaz mısınız! de.

"Allah'a aittir" diyecekler. "Öyle ise siz hiç düşünüp taşınmaz mısınız?" de.

Elbette: “Allah'ındır” diyeceklerdir. Öyleyse, sen de ki: “Neden aklınızı başınıza almıyorsunuz?” [39,3]

"ALLAH'ın," diyecekler. De ki, "Düşünmez misiniz?"