Ben ancak apaçık bir uyarıcı olduğum için (bu bilgi) bana vahyediliyor.

"Bana ancak, yalnızca apaçık bir uyarıcı olduğum vahyolunmaktadır."

"Bana sadece vahyolunuyor; doğrusu ben ancak apaçık bir uyarıcıyım."

Bana vahyedilmede ve ben, ancak apaçık bir korkutucuyum.

"Bana, sadece açık bir uyarıcı olduğum vahyediliyor."

iy yûḥâ ileyye illâ ennemâ ene neẕîrum mübîn.

Ben ancak apaçık bir uyarıcı olduğum için bana vahyolunuyor.

"Ancak ben açıktan açığa korkutmakla görevli olduğum için o bilgi bana vahyediliyor."

Şu var ki: Bana sadece, açıkça uyarmak için gönderilen bir elçi olduğum vahyolunuyor.”

"Apaçık bir uyarıcı olduğum için bana vahyediliyor."