قَالُوا إِنَّا أُرْسِلْنَا إِلَىٰ قَوْمٍ مُجْرِمِينَ
Süleyman Ateş
Dediler: "Biz suçlu bir kavme gönderildik."
Alİ Bulaç
"Doğrusu biz, suçlu-günahkar bir kavme gönderildik" dediler.
Diyanet İşleri
Elçiler: "Suçlu bir milletin üzerine, Rabbinin katından işaretli olarak, aşırı gidenlere mahsus sert taşlar göndermekle görevlendirildik" dediler.
Abdulbakî Gölpınarlı
Onlar, şüphe yok ki biz demişlerdi, mücrim bir topluluğa gönderildik.
Öztürk
Dediler: "Biz, suçlulardan oluşan bir topluma gönderildik."
Çeviriyazı
ḳâlû innâ ürsilnâ ilâ ḳavmim mücrimîn.
Diyanet Vakfı
"Biz, dediler, suçlu bir kavme gönderildik."
Elmalılı Hamdi Yazır
Onlar: "Gerçekten biz günahkâr bir kavim (olan Lût kavmine) gönderildik.
Suat Yıldırım
“Biz” dediler, “Suçlu bir güruhun, haddini aşanların tepelerine, çamurdan pişirilip de Rabbinin nezdinde damgalanmış taşları indirmek için görevlendirildik.”
Edip Yüksel
Dediler ki, "Biz suçlu bir topluluğa gönderildik."
: