أَنْ كَانَ ذَا مَالٍ وَبَنِينَ
Süleyman Ateş
Mal ve oğullar sahibi olmuş diye (yolunu şaşırmış).
Alİ Bulaç
Mal (servet) ve çocuklar sahibi oldu diye,
Diyanet İşleri
Diliyle iğneleyen, kovuculuk eden, iyiliği daima önleyen, aşırı giden, suç işleyen, çok yemin eden alçak zorbaya, bütün bunlar dışında bir de soysuzlukla damgalanmış kimseye, mal ve oğulları vardır diye aldırış etmeyesin.
Abdulbakî Gölpınarlı
Malmülk ve evlat sahibi bile olsa.
Öztürk
Mal ve oğullar sahibi olmuş da ne olmuş?
Çeviriyazı
en kâne ẕâ mâliv vebenîn.
Diyanet Vakfı
Mal ve oğullar sahibi olmuş diye (böyle yolunu şaşırmış)
Elmalılı Hamdi Yazır
Mal ve oğulları var diye (böyle davranır).
Suat Yıldırım
Sakın uyma: Servet ve hanedan sahibi diye, o bol bol yemin eden, değersiz adama! O gammaz, söz gezdiren, hayrın önünü kesene, o saldırgana, günaha dadanmışa! Şerefsiz, kaba, hem de soysuz olana! Kendisine âyetlerimiz okunduğunda “Bu eski insanların masalları!” diyene, yakında onun burnunu dağlayıp damga basarız. [74,11-26; 6,25; 8,31; 46,17]
Edip Yüksel
Mal ve çocuk sahibidir diye (onlara uyma).
: