فَذُوقُوا فَلَنْ نَزِيدَكُمْ إِلَّا عَذَابًا
Süleyman Ateş
Şimdi tadın (yaptıklarınızın tadını), artık size azabdan başka bir şey artırmayacağız! So taste (of that which ye have earned). No increase do We give you save of torment.
Alİ Bulaç
Şimdi tadın. Size artık azaptan başkasını arttırmayacağız;
Diyanet İşleri
Şöyle deriz: "Artık tadınız, bundan böyle size azabdan başka bir şey artırmayız."
Abdulbakî Gölpınarlı
Artık tadın, ancak azabınızı arttırırız sizin.
Öztürk
"Hadi, tadıverin! Size azaptan başka bir şey asla artırmayacağız."
Çeviriyazı
feẕûḳû felen nezîdeküm illâ `aẕâbâ.
Diyanet Vakfı
Tadın! Bundan sonra yalnızca azabınızı arttıracağız.
Elmalılı Hamdi Yazır
(Onlara): "Şimdi tadın (cezanızı). Artık size azabınızı artırmaktan başka bir şey yapmayacağız" (denir).
Suat Yıldırım
Onun için onlara şöyle diyeceğiz: Yaptığınız kötülüklerin meyvelerini tadın!Artık Bizden sizin azabınızı artırmaktan başka bir şey beklemeyin.
Edip Yüksel
Öyleyse tadın, sizin sadece cezanızı arttıracağız.